Vajinismus “hastalık” olarak değil, basit bir “korku” olarak görüldüğünü ve elbet bir gün geçip gidecek diye tek başına mücadele etmeye çalışan bir çok kadın görmekteyiz.
Geçen gün Kızlar Soruyor forum sitesinde bir soruya rastladım. Bir üye, “Vajinismus korkusu ilişkiden sonra geçiyor mu?” diye sormuştu. Soruda, bir arkadaşının vajinismus olduğunu ve ilişkiden çok korktuğunu belirtiyordu. Bu soruyu görünce bir kez daha vajinismusun hâlâ bir “hastalık” olarak değil, basit bir “korku” olarak görüldüğünü fark ettim. Maalesef, birçok kadın bu hastalıkla “elbet bir gün geçip gidecek” ya da “üstüne gider, kendimi zorlarsam yenebilirim” düşüncesiyle tek başına mücadele etmeye çalışıyor. Gerçekler öyle mi, şimdi analiz edelim.
Vajinismus, vajinal kasların istemsiz olarak kasılmasına bağlı olarak vajina içerisine herhangi bir şey alamama durumudur. Burada istemsiz kasılmalar ifadesinin altını çizmek isterim. Vajinismuslu kadınların çoğu cinselliği yaşamak ister, cinsellikten haz alır, arzu duyar, ıslanabilir ve hatta birleşme dışında orgazm dahi olabilir. Ancak, tüm bu istek ve normal cinsel uyarılma evrelerine rağmen birleşme anında, kendi kontrolleri dışında vajinal kaslarda, bazen de bacaklar, eller, kollar, bel ve sırt kaslarında görülen bir kasılma, penisin vajinaya girmesini engeller. İstemsiz kasılmalar bir türlü cinselliğe izin vermez ve tam bir birliktelik sağlanamaz.
Vajinismuslu kadınlarda, ilişkinin yanı sıra, parmağın veya ultrason probu gibi herhangi bir cismin vajinaya girememesi de sıkça görülür. Yani, tüm vajinismus hastalarının ortak bir yönü vardır; içe alamama. Vajina içine alınan tüm yabacı cisimler büyük bir korku ve panik sebebi olabilir.
Pek çok kişi, bir kez ilişkiye girmeyi başarırsa vajinismusu yenebileceğini düşünür. Ancak bu maalesef doğru değildir. Vajinada, ilişkiye girmeden önce kapalı olan ve ilişkiyle açılacak bir engel, duvar veya zar yoktur. Vajinismusta ilişkiyi zorlaştıran ya da imkansız kılan şey, vajinal kasların kontrolsüz bir şekilde kasılması ve bu kas hafızasının oluşmasıdır. Hastaların bir kısmı bir kez ilişkiye girse bile daha sonrasında denemekten dahi uzak durmaktadırlar. Çünkü bilinçaltı derinliklerinde oluşan “negatif koşullanma” cinsel ilişkinin tamamlanmasına bir türlü izin vermez.
Vajinismus, tek seferde üstesinden gelinebilecek bir korkudan fazlasıdır. Yapılması gereken, bu kasları kontrol etmeyi öğrenmektir ve bu da yalnızca profesyonel destekle mümkündür. Bizler, klasik tedavi yöntemlerinden farklı olarak, parmak egzersizi içermeyen modern, ağrısız ve acısız yöntemlerle vajinal kasların kontrol edilmesini kısa sürede öğretebiliyoruz. Aynı zamanda uyguladığımız bilişsel terapiyle bilinçaltındaki yanlış bilgileri doğru bilgilerle değiştiriyoruz.
Vajinismus korkusu, bir kez ilişkiye girince geçmez; ancak vajinismus hastalığı bir kez tedavi edildiğinde bir daha tekrarlamayan bir hastalıktır. Bu, öğrenilmiş bir doğru davranış ve vajinanın bilinçli kullanımıdır. Daha açıklayıcı olmak gerekirse, “bisiklete binmeyi veya araba kullanmayı öğrendikten sonra tekrar unutmanız mümkün mü?” İşte, terapide vajinal kaslarını kontrol etmeyi öğrenen hastalarımızın da tekrar bu kontrolü yitirmeleri mümkün değildir.
Bu nedenle, her zaman söylediğimiz gibi: ertelemeyin, korkmayın! Bu dünyada yalnızca sizin başınıza gelmiş bir durum değil, unutmayın. Tedavisi mümkün ve çok kolay. En zoru ise ilk adımı atabilmek.